
CHP Manavgat Belediye Başkan Adayı Şükrü Sözen, “Değişime hazır mısınız?” sloganıyla çıktığı yolda emin adımlarla yürüyor. Adaylık sürecinde seçim çalışmalarını profesyonel kadrolarla yürüten Şükrü Sözen, projeleriyle de basının ve kamuoyunun önünde diğer adaylara oranla daha çok ön plana çıkıyor. Parmak ısırtacak güzellikteki Kültür Merkezi ve Katlı Pazar projelerini ulusal ve uluslar arası üne sahip mimarlarla çalışarak birebir olarak şimdiden hazırlayan Şükrü Sözen, “Biz değişimin yolunu şimdiden açıyoruz. Değişime varım diyen bizimle gelsin” diyor.
DEĞİŞİM SLOGANIYLA YOLA ÇIKTIK
-Sayın Şükrü Sözen Manavgat’ta “Değişim” sloganıyla belediye başkanlığına talip oldunuz. Peki neden değişim?
Bugüne kadar herkes Manavgat için bir şeyler yaptı. Ama biz daha fazlasını yapmak istiyoruz. Manavgatlı olmanın bilincine sahip herkes için artık elini taşın altına koyma ve bu sorumluluğu üstlenme zamanı gelmiştir. Nedir bu değişim? Manavgat’ın nasıl bir değişime ihtiyacı var. Bunları zaman içinde açacağız. Ama adaletli bir yönetim, çalışkanlık, dürüstlük ve özveri bir değişimdir. Yarınların sorunsuz olmasını istiyorsak değişime bugünden başlamalıyız. Biz güzel bir değişime öncülük edebileceğimize yürekten inandık. Bu inançla turizmden tarıma, çevre düzenlemesinden, eğitime, kültürden sanata, alt yapıdan üst yapıya ve sosyal projelere kadar Manavgat’ta her şeyi değiştirmeyi planlıyoruz. Vatandaşımızın bu değişimi gerçekleştirmemiz için bizlere destek vermesini istiyoruz.
-Bize kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
1964 yılında Manavgat'ta doğdum. İlk eğitimimi Manavgat’ta, orta ve lise eğitimimi de 1975–1981 arasında İzmir Özel Fatih Koleji’nde tamamladım. Vatani görevimi 1984 yılında İzmit Gölcük’te bitirdikten sonra ticaret hayatına atıldım. Kurmuş olduğumuz aile şirketi bünyesinde uzun yıllar otel işletmeciliği kuyumculuk, otomotiv sektörü ve inşaat işleriyle uğraştım. Manavgat’ta çeşitli yardım derneklerinde faaliyetlerde bulundum. Mensubu olmaktan gurur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi'nde siyasi olarak göreve başladıktan sonra parti bünyesinde gençlik kolları, çeşitli komisyonlar ve İlçe Örgütü’nün Yönetim kadrosunda aktif görevlerde bulundum. Evli ve iki çocuk babasıyım.
BAŞKANLIK GENLERİNDE VAR
-Manavgat’ta belediye başkanlığı ile isim yapmış bir aileden geliyorsunuz. Babanız İbrahim Sırrı Sözen ve dedeniz Şükrü Sözen de Manavgat Belediye Başkanlığı yapmış. Esprili bir yaklaşımla, “Başkanlık, sizin genlerinizde var” diyebilir miyiz?
Dededen toruna bütün aile çevrem Cumhuriyet Halk Partisi'nin Sosyal Demokrat anlayışının tüm özelliklerini taşımaktadır. Sorumluluk ve görev alma bilinciyle dedem Şükrü Sözen, 17 yıl, babam İbrahim Sırrı Sözen 10 yıl süreyle bu onurlu görevi üstlenerek başarıyla tamamlamışlardır. Ailemden bana geçmiş olan sosyal demokrasi bilinciyle, gerek Manavgat için çalışmak, gerekse Cumhuriyet Halk Partisi’ne yapmakta olduğum hizmetlerimi başarıyla devam ettirmek amacıyla 2004 yılında Belediye Başkan Aday Adayı, 2009 seçimlerinde de partimin onay ve desteğiyle yeniden bu onurlu görev için Manavgat'ta belediye başkan adayı oldum. 25 yıllık siyasi ve ticari hayatımda edinmiş olduğum tecrübeleri, bana layık görülen bu görevde başarıyla uygulamaya çalışacağım.
MANAVGAT SEVDASI SİYASETE İTTİ
-Siyasete girmekteki asıl amacınız neydi?
Türkiye hepimizin. Yaşadığımız yer hepimizin. Herkesin yaşadığı bölgeye karşı sorumluluğu vardır. Bizler de bu terbiye ve sorumluluk duygusuyla yetiştik. Kendimizi Manavgat’a bağlı hissediyoruz. Çocuklarımız da yarın burada yaşayacak. Gönlümüzden geçen, hepimizin huzur içinde ve zevk alarak yaşayabileceği, günümüze ve insanımıza yakışacak bir Manavgat’ı yaratabilmek. Bu düşünceyle siyasete girdim. Bu ilçenin içinde bulunduğu geçmişteki ve gelecekte olabilecek sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Bizleri siyasete iten de bu sorunların çözümü noktasında katkı koyabilmek çabasıdır. Şimdi halkın karşısındayız ve görev talep ediyoruz.
DİĞER ADAYLARA GÖRE ARTILARIM VAR
-Bu göreve geçtiğimiz yerel seçimlerde de talip olmuştunuz. Aday olma imkanını şimdi yakaladınız. Geçmişteki aday adaylığınız size tecrübe anlamında çok şey kazandırmış olmalı
Evet. Ben 2004 Yerel Seçimlerinde de aynı yarış içinde yer aldım. Bu süreçte de çok tespitlerim oldu. Manavgat’ı geleceğe taşıyacak kadrolarla çalışma ve proje üretme şansım oldu. Şimdi de aynı profesyonel kadrolarla çalışıyorum. Bu anlamda diğer adaylara oranla çok artılarım olduğuna inanıyorum. Manavgat’ın pek çok eksiği olduğunu görüyoruz.
-Tespit ettiğiniz eksikler nelerdir?
Manavgat’ta yıllardır eksikler konusunda notlar alıyoruz. Sıkıntıların çözümü noktasında çalışmalar yapıyoruz. İki dönemdir bu anlamda çok yoğun araştırmalar içerisindeyiz.
YEREL YÖNETİMLER TURİZMİN ÖNÜNÜ AÇMALI
-Turizm konusu öncelikli çalışmalarınız arasında yer alıyor herhalde?
Elbette. Ben her gittiğim ortamda söylüyorum. Manavgat yatak kapasitesi anlamında Türkiye’nin pilot bölgesidir. Tam 54 yan sektör turizmden nemalanıyor. Geçimi turizme bağlı olan 18 bin esnafımız var. Böyle bir Manavgat’ta halkımız ve esnafımız turizmden hak ettiği katkıyı alamıyor. Turizmi canlandırabilmeniz için öncelikle Manavgat’ı kendimizin yaşamaktan zevk aldığı bir yer haline getirmeliyiz. Doğal güzellikleri ön plana çıkarmalıyız. Manavgat’ın bir Irmak kenarı düzenlemesine ihtiyacı vardır. Her iki yakada da çocuklarımızı rahatlıkla gönderebileceğimiz, ailece gezebileceğimiz ortamların yaratılması gerekiyor. Kordon boyuyla, yürüyüş yollarıyla ırmağımızı denize kadar indireceğiz. Bizim gerçek amacımız ilçenin 365 gün turizmden nemalanmasını sağlayabilmek. Bütün projelerimiz ve hazırlıklarımız bu bağlamda. Günümüz koşullarında esnafımız gününü zor geçirir halde. Kredilere boğulmuş. Yerel yönetimlerin bölge turizmine mutlaka katkı koyması küçük esnafı rahatlatacaktır. Bölgeye alternatif etkinlikler getirmek gerekiyor. Turizm ve Irmak düzenlemesi birbirine bağlantılıdır ve öncelikli projelerimizdendir.
MUHTEŞEM KÜLTÜR MERKEZİ PROJESİ HAZIR
- Kültür Merkezi projenizin olduğunu duymuştuk…
Çağdaş yaşam standartlarına uygun hizmetleri hak etmiş olan Manavgat halkına sosyal ve kültürel etkinlikler için uygun bir ortam yaratabilmek en büyük amacımız. Manavgat’ın çok acil olarak bir kent meydanına ve kültür merkezine ihtiyacı vardır. Şimdiki futbol sahasının olduğu yerde geniş bir alan var. Burada şimdiden projesini hazırladığımız kültür merkezini acil olarak hayata geçireceğiz.
-Kültür merkeziniz geniş kitlelere hitap edebilecek mi?
Evet. Çok geniş bir yelpazede projelendirme çalışmalarımız var. Merkezimizde güzel sanatlar, geleneksel ve çağdaş el sanatları dalında eğitim kursları düzenleyebileceğimiz mekanlar bulunacak. Sergi salonları, tiyatro, bale, opera, folklor gibi gösterilerin yapılabilmesine imkan veren konser salonları ile sinema salonları da olacak. Ayrıca vatandaşlarımızın ailesiyle rahatça oturabileceği kafeteryalar ve bir yer altı otoparkımız da hizmet verecek.
TÜRKBELENİ’NE SEYİR TERASLARI
-Peki yeşil alanlarla ilgili çalışmalarınız var mı?
Göreve gelmemiz halinde bütün işlerimizi ‘Çevreci belediyecilik’ anlayışıyla yürüteceğiz. Çevreyi kirletmeden gelecek nesillere bırakmak için çaba sarf etmek gerekir. Doğal güzellikleriyle ülkemizin hatta dünyanın en güzel yerlerinden birisi olan Manavgat’ımızda önemli geçim kaynağımız olan turizmin sürdürülebilir olması ancak çevre bilinciyle, çevre değerlerinin korunmasıyla mümkündür. Bunu yapmak için işe mevcut yeşil alanlara sahip çıkmakla başlamak istiyoruz. Burada kullanılmadığını bildiğimiz doğal güzelliğiyle ünlü bir Türkbelenimiz var. Çok güzel hazırlıklarımız var. Benim Manavgatlım Türkbeleni’nde gönül rahatlıyla ailesiyle, eşiyle dostuyla gezebilmeli. Projemizde seyir terasları, dinlenme alanları, yürüyüş yolları, yeme içme mekanları var. Türkbeleni’nin kiralama hakkını elde ederek en iyi şekilde düzenlemeye çalışacağız.
PAZARTESİ PAZARI ESKİ YERİNE KATLI PAZARLA TAŞINACAK
-Kamuoyunda Pazartesi Pazarı’nı eski yerine taşıyacağınız konusunda söylemleriniz var. Sebze-meyve pazarı ile tekstil pazarını Katlı Pazar’da birleştirme projenizden de bahseder misiniz?
Pazartesi Pazarı konusu Manavgat’ımızın son yıllarda kanayan yarası haline gelmiştir. Meyve ve sebze pazarıyla turistik eşya pazarının birbirinden ayrılması, burada tezgah açan yerleşik ve seyyar pazarcı esnafımızı maddi manevi kayıplara uğratmış mağdur etmiştir. Biz de bu gerçekten yola çıkarak esnafımız için çok önemli olduğuna inandığımız, her iki pazarı yeniden bir araya getirmek amacıyla katlı pazaryeri yapacağız. Katlı Pazar ile insanların siyasi düşünceleri ne olursa olsun, hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm esnafımıza çağdaş ve modern bir hizmet verebilmek için gerekli düzenlemeleri yapacağız. Bunu yaparken, yerleşik esnafımızın haklarını korumak, haksız rant elde edilmesine engel olmak ve pazaryerinin eski rantabilitesine kavuşarak marka değerini yakalamalarına imkan vermek için çalışacağız. Katlı Pazar projemiz yine işinin uzmanı mimarlar tarafından geceli gündüzlü çalışarak yapılmıştır. Pazar yerimizde kapalı ve açık otoparklar, meyve sebze pazarı, köylü pazarı, sabit hizmet verecek manavlar, turistik eşya pazarı, dinlenme yerleri için oturma bankları, kafeteryalar, yük asansörleri, servis merdivenleri, danışma hizmetleri ve tuvaletler ile güvenlik kulübeleri bulunacak…Pazar oraya geldiğinde sabahın köründe tezgah açan kardeşlerimin rızklarının artacağını sanıyorum.
EĞİTİME DE EL ATACAĞIZ
-Siz genç bir başkan adayısınız. Bu anlamda gençliğe ve eğitime bakış açınız nedir?
Biz gençlere ve eğitime çok önem veriyoruz. Manavgat’ımızda öğrenci yurtlarımızın yetersiz olduğunu biliyoruz. Üniversitenin belli branşlarının yurt noksanlığı yüzünden açılamadığını öğrenince çok üzüldük. Deneyimli proje ekibimizle tartışırken, neden belediye bünyesinde öğrenci kardeşlerimizin düşük maliyetlerle kalabileceği yurtların açılmadığını düşündük. Ve yurt konusunu da projelerimiz içerisine koyduk. Hatta ve hatta yerel yönetim olarak Manavgat’ımıza bir fakülte getirilmesinde ön ayak olunması gerekiyor. Biz göreve geldiğimizde eğitim sorunlarına da el atacağız. Ayrıca gençlerimizin sosyal ve kültürel gelişimlerini sağlamak için gençlik merkezleri ve meslek edindirme kursları da düzenleyeceğiz.
SPOR KOMPLEKSLERİ ÖNEMLİ
-‘Gençlik’ dedik, ‘eğitim’ dedik. Ya spor konusu?
İlçemizde spor alanlarının eksikliği ciddi anlamda gençlerimizin gelişimini olumsuz etkiliyor.
Gençliğimiz kahvehanelerde ve internet kafelerde zamanını geçiriyor. Oysa ki yerel yönetimlerin görevi aynı zamanda gençlerin sıhhatli yetişmeleri için spor kompleksleri yapmakla yükümlüdür. Gençliğimiz her şeyin en iyisine layık. Çünkü geleceğimizi onlara emanet ediyoruz. İyi yetişmiş, sosyal barışın ne demek olduğunu öğrenmiş, bedensel ve ruhsal olarak hayata iyi hazırlanmış gençlere bu ülkenin çok ihtiyacı var. unun dışındaki
-Diğer sosyal projelerinizden de bahseder misiniz?
HUZUREVİ, KADIN VE ÇOCUK SIĞINMA EVİ
-Gençler için projeleriniz var, peki yaşlılarımız için ne yapacaksınız?
Manavgat’ta yaşlılarımız için bir huzurevi yapmayı planlıyoruz. Çünkü burada yardıma muhtaç yaşlılarımız var. Bayramda seyranda onları ziyaret edebileceğimiz, gözlerinin içine bakacağımız, ellerini öpebileceğimiz bir merkezi oluşturma düşüncemiz var. Bunun dışında kadın ve çocuk sığınma evlerini de oluşturmak için girişim başlatacağız.
BELEDİYE EVİNİZ OLACAK
-Belediyecilik işlerinde nasıl bir yönetim anlayışı uygulayacaksınız?
Ben diğer adaylardan daha avantajlıyım. Günümün çoğunu vatandaşla geçiriyorum. Seçim sürecine erken başladım. Ama bunu iyi kullandım. Her yere girdim. Pazara girdim, evlere çıktım. İnsanların ortak düşüncesi huzurla girip çıkarak, işlerini yaptırabileceği bir belediyeye sahip olmak. Benim yönetim anlayışıma göre görevdeki bir belediye başkanının sürekli vatandaş içinde olması gerek. Bizler sürekli halkımızın içinde olacağız. Bu koltuk kimseye baki değil. Bu telkinler bana gittiğim yerlerdeki vatandaşlar tarafından veriliyor. Vatandaşımız belediyeyi kendi evi gibi görebilir. Gönül rahatlığıyla kendi kardeşinin, bacısının, bir arkadaşının evine gidiyormuş gibi belediyeye herkes girip çıkabilir. Bunun sözünü veriyoruz. Sosyal belediyecilik anlayışı da bunu gerektirir.
-Bu anlattıklarınızın, projelerinizin sadece bir kısmı olduğunu biliyoruz. Bunlardan hangisini öncelikli olarak hayata geçirmeyi düşünüyorsunuz?
Manavgat’ta yaşayan herkes iyi ve güzel şeylere layık. Güzel şeylerin hepsi acildir. Halkın talebine ve aciliyet sıralamasına göre bu projelerimizi birbir hayata geçireceğiz. Burada yaşayanlar yaşadıkları yerle gurur duymalı. Bunu sağlarsak Manavgat bir turizm kenti olur. Birbirimize daha sevecen bakarız. Esnafımız daha çok kazanır.
ÖZKAYNAKLARIMIZ GELECEĞİMİZE YETER
-Manavgat halkına vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?Biz aydınlık ve daha güzel bir geleceğe doğru Manavgat halkıyla birlikte koşturmak için yola çıktık. Biz Manavgat halkının oylarından önce dostluğuna ve gönlüne talibiz. Son günlerde insanlara belediyenin iktidar partisinden olması zorunluymuş gibi baskılar yapılıyor. Bunlar bizleri çok üzüyor. Anayasal düzen, halkıma seçme ve seçme özgürlüğü vermiştir. Vatandaşlarımdan bu tür baskılara karşı koymalarını ve istedikleri partiye oy vermelerini istiyorum. Çünkü Manavgat’ın öz kaynakları geleceğine yetecek kadar çoktur. İktidarın kaynaklarına ihtiyacımız yoktur. Önemli olan mevcut kaynaklarımızı doğru kullanmaktır. Biz bu kaynakları doğru kullanarak Manavgat’ı geleceğe taşımaya söz veriyoruz.
DEĞİŞİM SLOGANIYLA YOLA ÇIKTIK
-Sayın Şükrü Sözen Manavgat’ta “Değişim” sloganıyla belediye başkanlığına talip oldunuz. Peki neden değişim?
Bugüne kadar herkes Manavgat için bir şeyler yaptı. Ama biz daha fazlasını yapmak istiyoruz. Manavgatlı olmanın bilincine sahip herkes için artık elini taşın altına koyma ve bu sorumluluğu üstlenme zamanı gelmiştir. Nedir bu değişim? Manavgat’ın nasıl bir değişime ihtiyacı var. Bunları zaman içinde açacağız. Ama adaletli bir yönetim, çalışkanlık, dürüstlük ve özveri bir değişimdir. Yarınların sorunsuz olmasını istiyorsak değişime bugünden başlamalıyız. Biz güzel bir değişime öncülük edebileceğimize yürekten inandık. Bu inançla turizmden tarıma, çevre düzenlemesinden, eğitime, kültürden sanata, alt yapıdan üst yapıya ve sosyal projelere kadar Manavgat’ta her şeyi değiştirmeyi planlıyoruz. Vatandaşımızın bu değişimi gerçekleştirmemiz için bizlere destek vermesini istiyoruz.
-Bize kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
1964 yılında Manavgat'ta doğdum. İlk eğitimimi Manavgat’ta, orta ve lise eğitimimi de 1975–1981 arasında İzmir Özel Fatih Koleji’nde tamamladım. Vatani görevimi 1984 yılında İzmit Gölcük’te bitirdikten sonra ticaret hayatına atıldım. Kurmuş olduğumuz aile şirketi bünyesinde uzun yıllar otel işletmeciliği kuyumculuk, otomotiv sektörü ve inşaat işleriyle uğraştım. Manavgat’ta çeşitli yardım derneklerinde faaliyetlerde bulundum. Mensubu olmaktan gurur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi'nde siyasi olarak göreve başladıktan sonra parti bünyesinde gençlik kolları, çeşitli komisyonlar ve İlçe Örgütü’nün Yönetim kadrosunda aktif görevlerde bulundum. Evli ve iki çocuk babasıyım.
BAŞKANLIK GENLERİNDE VAR
-Manavgat’ta belediye başkanlığı ile isim yapmış bir aileden geliyorsunuz. Babanız İbrahim Sırrı Sözen ve dedeniz Şükrü Sözen de Manavgat Belediye Başkanlığı yapmış. Esprili bir yaklaşımla, “Başkanlık, sizin genlerinizde var” diyebilir miyiz?
Dededen toruna bütün aile çevrem Cumhuriyet Halk Partisi'nin Sosyal Demokrat anlayışının tüm özelliklerini taşımaktadır. Sorumluluk ve görev alma bilinciyle dedem Şükrü Sözen, 17 yıl, babam İbrahim Sırrı Sözen 10 yıl süreyle bu onurlu görevi üstlenerek başarıyla tamamlamışlardır. Ailemden bana geçmiş olan sosyal demokrasi bilinciyle, gerek Manavgat için çalışmak, gerekse Cumhuriyet Halk Partisi’ne yapmakta olduğum hizmetlerimi başarıyla devam ettirmek amacıyla 2004 yılında Belediye Başkan Aday Adayı, 2009 seçimlerinde de partimin onay ve desteğiyle yeniden bu onurlu görev için Manavgat'ta belediye başkan adayı oldum. 25 yıllık siyasi ve ticari hayatımda edinmiş olduğum tecrübeleri, bana layık görülen bu görevde başarıyla uygulamaya çalışacağım.
MANAVGAT SEVDASI SİYASETE İTTİ
-Siyasete girmekteki asıl amacınız neydi?
Türkiye hepimizin. Yaşadığımız yer hepimizin. Herkesin yaşadığı bölgeye karşı sorumluluğu vardır. Bizler de bu terbiye ve sorumluluk duygusuyla yetiştik. Kendimizi Manavgat’a bağlı hissediyoruz. Çocuklarımız da yarın burada yaşayacak. Gönlümüzden geçen, hepimizin huzur içinde ve zevk alarak yaşayabileceği, günümüze ve insanımıza yakışacak bir Manavgat’ı yaratabilmek. Bu düşünceyle siyasete girdim. Bu ilçenin içinde bulunduğu geçmişteki ve gelecekte olabilecek sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Bizleri siyasete iten de bu sorunların çözümü noktasında katkı koyabilmek çabasıdır. Şimdi halkın karşısındayız ve görev talep ediyoruz.
DİĞER ADAYLARA GÖRE ARTILARIM VAR
-Bu göreve geçtiğimiz yerel seçimlerde de talip olmuştunuz. Aday olma imkanını şimdi yakaladınız. Geçmişteki aday adaylığınız size tecrübe anlamında çok şey kazandırmış olmalı
Evet. Ben 2004 Yerel Seçimlerinde de aynı yarış içinde yer aldım. Bu süreçte de çok tespitlerim oldu. Manavgat’ı geleceğe taşıyacak kadrolarla çalışma ve proje üretme şansım oldu. Şimdi de aynı profesyonel kadrolarla çalışıyorum. Bu anlamda diğer adaylara oranla çok artılarım olduğuna inanıyorum. Manavgat’ın pek çok eksiği olduğunu görüyoruz.
-Tespit ettiğiniz eksikler nelerdir?
Manavgat’ta yıllardır eksikler konusunda notlar alıyoruz. Sıkıntıların çözümü noktasında çalışmalar yapıyoruz. İki dönemdir bu anlamda çok yoğun araştırmalar içerisindeyiz.
YEREL YÖNETİMLER TURİZMİN ÖNÜNÜ AÇMALI
-Turizm konusu öncelikli çalışmalarınız arasında yer alıyor herhalde?
Elbette. Ben her gittiğim ortamda söylüyorum. Manavgat yatak kapasitesi anlamında Türkiye’nin pilot bölgesidir. Tam 54 yan sektör turizmden nemalanıyor. Geçimi turizme bağlı olan 18 bin esnafımız var. Böyle bir Manavgat’ta halkımız ve esnafımız turizmden hak ettiği katkıyı alamıyor. Turizmi canlandırabilmeniz için öncelikle Manavgat’ı kendimizin yaşamaktan zevk aldığı bir yer haline getirmeliyiz. Doğal güzellikleri ön plana çıkarmalıyız. Manavgat’ın bir Irmak kenarı düzenlemesine ihtiyacı vardır. Her iki yakada da çocuklarımızı rahatlıkla gönderebileceğimiz, ailece gezebileceğimiz ortamların yaratılması gerekiyor. Kordon boyuyla, yürüyüş yollarıyla ırmağımızı denize kadar indireceğiz. Bizim gerçek amacımız ilçenin 365 gün turizmden nemalanmasını sağlayabilmek. Bütün projelerimiz ve hazırlıklarımız bu bağlamda. Günümüz koşullarında esnafımız gününü zor geçirir halde. Kredilere boğulmuş. Yerel yönetimlerin bölge turizmine mutlaka katkı koyması küçük esnafı rahatlatacaktır. Bölgeye alternatif etkinlikler getirmek gerekiyor. Turizm ve Irmak düzenlemesi birbirine bağlantılıdır ve öncelikli projelerimizdendir.
MUHTEŞEM KÜLTÜR MERKEZİ PROJESİ HAZIR
- Kültür Merkezi projenizin olduğunu duymuştuk…
Çağdaş yaşam standartlarına uygun hizmetleri hak etmiş olan Manavgat halkına sosyal ve kültürel etkinlikler için uygun bir ortam yaratabilmek en büyük amacımız. Manavgat’ın çok acil olarak bir kent meydanına ve kültür merkezine ihtiyacı vardır. Şimdiki futbol sahasının olduğu yerde geniş bir alan var. Burada şimdiden projesini hazırladığımız kültür merkezini acil olarak hayata geçireceğiz.
-Kültür merkeziniz geniş kitlelere hitap edebilecek mi?
Evet. Çok geniş bir yelpazede projelendirme çalışmalarımız var. Merkezimizde güzel sanatlar, geleneksel ve çağdaş el sanatları dalında eğitim kursları düzenleyebileceğimiz mekanlar bulunacak. Sergi salonları, tiyatro, bale, opera, folklor gibi gösterilerin yapılabilmesine imkan veren konser salonları ile sinema salonları da olacak. Ayrıca vatandaşlarımızın ailesiyle rahatça oturabileceği kafeteryalar ve bir yer altı otoparkımız da hizmet verecek.
TÜRKBELENİ’NE SEYİR TERASLARI
-Peki yeşil alanlarla ilgili çalışmalarınız var mı?
Göreve gelmemiz halinde bütün işlerimizi ‘Çevreci belediyecilik’ anlayışıyla yürüteceğiz. Çevreyi kirletmeden gelecek nesillere bırakmak için çaba sarf etmek gerekir. Doğal güzellikleriyle ülkemizin hatta dünyanın en güzel yerlerinden birisi olan Manavgat’ımızda önemli geçim kaynağımız olan turizmin sürdürülebilir olması ancak çevre bilinciyle, çevre değerlerinin korunmasıyla mümkündür. Bunu yapmak için işe mevcut yeşil alanlara sahip çıkmakla başlamak istiyoruz. Burada kullanılmadığını bildiğimiz doğal güzelliğiyle ünlü bir Türkbelenimiz var. Çok güzel hazırlıklarımız var. Benim Manavgatlım Türkbeleni’nde gönül rahatlıyla ailesiyle, eşiyle dostuyla gezebilmeli. Projemizde seyir terasları, dinlenme alanları, yürüyüş yolları, yeme içme mekanları var. Türkbeleni’nin kiralama hakkını elde ederek en iyi şekilde düzenlemeye çalışacağız.
PAZARTESİ PAZARI ESKİ YERİNE KATLI PAZARLA TAŞINACAK
-Kamuoyunda Pazartesi Pazarı’nı eski yerine taşıyacağınız konusunda söylemleriniz var. Sebze-meyve pazarı ile tekstil pazarını Katlı Pazar’da birleştirme projenizden de bahseder misiniz?
Pazartesi Pazarı konusu Manavgat’ımızın son yıllarda kanayan yarası haline gelmiştir. Meyve ve sebze pazarıyla turistik eşya pazarının birbirinden ayrılması, burada tezgah açan yerleşik ve seyyar pazarcı esnafımızı maddi manevi kayıplara uğratmış mağdur etmiştir. Biz de bu gerçekten yola çıkarak esnafımız için çok önemli olduğuna inandığımız, her iki pazarı yeniden bir araya getirmek amacıyla katlı pazaryeri yapacağız. Katlı Pazar ile insanların siyasi düşünceleri ne olursa olsun, hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm esnafımıza çağdaş ve modern bir hizmet verebilmek için gerekli düzenlemeleri yapacağız. Bunu yaparken, yerleşik esnafımızın haklarını korumak, haksız rant elde edilmesine engel olmak ve pazaryerinin eski rantabilitesine kavuşarak marka değerini yakalamalarına imkan vermek için çalışacağız. Katlı Pazar projemiz yine işinin uzmanı mimarlar tarafından geceli gündüzlü çalışarak yapılmıştır. Pazar yerimizde kapalı ve açık otoparklar, meyve sebze pazarı, köylü pazarı, sabit hizmet verecek manavlar, turistik eşya pazarı, dinlenme yerleri için oturma bankları, kafeteryalar, yük asansörleri, servis merdivenleri, danışma hizmetleri ve tuvaletler ile güvenlik kulübeleri bulunacak…Pazar oraya geldiğinde sabahın köründe tezgah açan kardeşlerimin rızklarının artacağını sanıyorum.
EĞİTİME DE EL ATACAĞIZ
-Siz genç bir başkan adayısınız. Bu anlamda gençliğe ve eğitime bakış açınız nedir?
Biz gençlere ve eğitime çok önem veriyoruz. Manavgat’ımızda öğrenci yurtlarımızın yetersiz olduğunu biliyoruz. Üniversitenin belli branşlarının yurt noksanlığı yüzünden açılamadığını öğrenince çok üzüldük. Deneyimli proje ekibimizle tartışırken, neden belediye bünyesinde öğrenci kardeşlerimizin düşük maliyetlerle kalabileceği yurtların açılmadığını düşündük. Ve yurt konusunu da projelerimiz içerisine koyduk. Hatta ve hatta yerel yönetim olarak Manavgat’ımıza bir fakülte getirilmesinde ön ayak olunması gerekiyor. Biz göreve geldiğimizde eğitim sorunlarına da el atacağız. Ayrıca gençlerimizin sosyal ve kültürel gelişimlerini sağlamak için gençlik merkezleri ve meslek edindirme kursları da düzenleyeceğiz.
SPOR KOMPLEKSLERİ ÖNEMLİ
-‘Gençlik’ dedik, ‘eğitim’ dedik. Ya spor konusu?
İlçemizde spor alanlarının eksikliği ciddi anlamda gençlerimizin gelişimini olumsuz etkiliyor.
Gençliğimiz kahvehanelerde ve internet kafelerde zamanını geçiriyor. Oysa ki yerel yönetimlerin görevi aynı zamanda gençlerin sıhhatli yetişmeleri için spor kompleksleri yapmakla yükümlüdür. Gençliğimiz her şeyin en iyisine layık. Çünkü geleceğimizi onlara emanet ediyoruz. İyi yetişmiş, sosyal barışın ne demek olduğunu öğrenmiş, bedensel ve ruhsal olarak hayata iyi hazırlanmış gençlere bu ülkenin çok ihtiyacı var. unun dışındaki
-Diğer sosyal projelerinizden de bahseder misiniz?
HUZUREVİ, KADIN VE ÇOCUK SIĞINMA EVİ
-Gençler için projeleriniz var, peki yaşlılarımız için ne yapacaksınız?
Manavgat’ta yaşlılarımız için bir huzurevi yapmayı planlıyoruz. Çünkü burada yardıma muhtaç yaşlılarımız var. Bayramda seyranda onları ziyaret edebileceğimiz, gözlerinin içine bakacağımız, ellerini öpebileceğimiz bir merkezi oluşturma düşüncemiz var. Bunun dışında kadın ve çocuk sığınma evlerini de oluşturmak için girişim başlatacağız.
BELEDİYE EVİNİZ OLACAK
-Belediyecilik işlerinde nasıl bir yönetim anlayışı uygulayacaksınız?
Ben diğer adaylardan daha avantajlıyım. Günümün çoğunu vatandaşla geçiriyorum. Seçim sürecine erken başladım. Ama bunu iyi kullandım. Her yere girdim. Pazara girdim, evlere çıktım. İnsanların ortak düşüncesi huzurla girip çıkarak, işlerini yaptırabileceği bir belediyeye sahip olmak. Benim yönetim anlayışıma göre görevdeki bir belediye başkanının sürekli vatandaş içinde olması gerek. Bizler sürekli halkımızın içinde olacağız. Bu koltuk kimseye baki değil. Bu telkinler bana gittiğim yerlerdeki vatandaşlar tarafından veriliyor. Vatandaşımız belediyeyi kendi evi gibi görebilir. Gönül rahatlığıyla kendi kardeşinin, bacısının, bir arkadaşının evine gidiyormuş gibi belediyeye herkes girip çıkabilir. Bunun sözünü veriyoruz. Sosyal belediyecilik anlayışı da bunu gerektirir.
-Bu anlattıklarınızın, projelerinizin sadece bir kısmı olduğunu biliyoruz. Bunlardan hangisini öncelikli olarak hayata geçirmeyi düşünüyorsunuz?
Manavgat’ta yaşayan herkes iyi ve güzel şeylere layık. Güzel şeylerin hepsi acildir. Halkın talebine ve aciliyet sıralamasına göre bu projelerimizi birbir hayata geçireceğiz. Burada yaşayanlar yaşadıkları yerle gurur duymalı. Bunu sağlarsak Manavgat bir turizm kenti olur. Birbirimize daha sevecen bakarız. Esnafımız daha çok kazanır.
ÖZKAYNAKLARIMIZ GELECEĞİMİZE YETER
-Manavgat halkına vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?Biz aydınlık ve daha güzel bir geleceğe doğru Manavgat halkıyla birlikte koşturmak için yola çıktık. Biz Manavgat halkının oylarından önce dostluğuna ve gönlüne talibiz. Son günlerde insanlara belediyenin iktidar partisinden olması zorunluymuş gibi baskılar yapılıyor. Bunlar bizleri çok üzüyor. Anayasal düzen, halkıma seçme ve seçme özgürlüğü vermiştir. Vatandaşlarımdan bu tür baskılara karşı koymalarını ve istedikleri partiye oy vermelerini istiyorum. Çünkü Manavgat’ın öz kaynakları geleceğine yetecek kadar çoktur. İktidarın kaynaklarına ihtiyacımız yoktur. Önemli olan mevcut kaynaklarımızı doğru kullanmaktır. Biz bu kaynakları doğru kullanarak Manavgat’ı geleceğe taşımaya söz veriyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder